Erdoğan Avrupa'ya yüklendi: Topunuz gelin!

Teröre arka çıkan Avrupa'ya eleştirilerini sürdüren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ne yaparsanız yapın, topunuz gelin, bu millet 16 Nisan'da gereğini sizlere gösterecek" dedi.

ERZURUM(HABERAL25) 

Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından Ankara Arena Kapalı Spor Salonu'nda düzenlenen "İnsan İçin Orman, Ekonomi İçin Orman" programına katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa ülkelerine seslenerek, "Bundan sonra ülkemizde çeşitli sıfatlar altında ajanlık yapan hiçbir Avrupalıya izin verilmeyecektir. İster şahıs olsun, isterse kurum olsun. AB üyelik süreciymiş, Geri Kabul Anlaşması'ymış, artık hiç biri ile bizi tehdit edemeyecekler. Bitti o işler" dedi.

"TOPUNUZ GELİN, BU MİLLET 16 NİSAN'DA GEREĞİNİ SİZLERE GÖSTERECEK"

Avrupa ülkelerindeki siyasetçiler tarafından yürütülen "Hayır" kampanyasına da değinen Erdoğan "Hadi bizim muhalefetin telaşını anladık, onlar uzun zamandır ekmeden biçtikleri bir sistemi kaybedecek olmanın paniği içindeler. Bu Avrupa ülkelerine ne oluyor. Avrupa ülkelerinin 16 Nisan konusundaki duruşları bizim muhalefetten daha sert, daha haşin, daha yaralayıcı. Bakanlarımızı ülkelerine sokmamak için her türlü diplomatik teamülü çiğnemekten, 2 saatte OHAL ilan edecek kadar her yola başvuruyorlar. Kaldı ki Avrupa'da belediyeler OHAL ilan edebiliyor, böyle yetki var.

Bizim ilan ettiğimiz OHAL beyleri rahatsız ediyor, işinize bakın işinize. Türkiye'deki halk oylamasından hangi sonucun çıktığı sizi niye bu kadar ilgilendiriyor? Onlar da Türkiye'de yönetim sisteminin değişmesinin sonuçlarının gayet iyi farkındalar. Onlar iyi farkındalar da bizimkiler hala farkında değil. Geçmişte 'hasta adam' dedikleri bu ülkeyi bir türlü mezara gömüp başına taş dikemediler. Şimdi bu ülkenin yeniden dirilişine şahit olmak elbette onlara acı geliyor. Tayyip Erdoğan'ın Rotterdam'da dev posterleri dükkanlara asılmış, gelmiş Hollanda polis onları söküp atıyor.


Öbür tarafta AB'de PKK terör örgütü yasak olduğu halde, kendileri de bu yasağı destekledikleri halde, onun başındaki zatın pankartları ile posterleri ile Rotterdam caddelerinde onların polislerinin koruması altında gösteriler, yürüyüşler yapıyorlar. Sadece Hollanda'da mı hayır, Almanya'da da aynı şeyler yapılıyor. Ne yaparsanız yapın, topunuz gelin, bu millet 16 Nisan'da gereğini sizlere gösterecek. Yıllarca bize AB kriterleri diye dayattıkları ne varsa, şimdi hepsini kendileri ayaklar altına alıyorlar.

16 Nisan bir bitsin, bittikten sonra masaya oturacağız, konuşacağız, bu devran böyle yürümez. Gereği neyse Türkiye olarak bunu yaparız. Hollanda'da yerlerde sürüklenen Hüseyin Kurt kardeşimin hesabını soracağız. Yerlerde sürüklenenler sadece benim insanım değil, aynı zamanda AB müktesebatıdır, AB kriterleridir. Bunun hesabını da onların vermesidir. O çok övündükleri değerlerdir. AB ülkelerinin yüzlerindeki maske düştü. Gerçek suratları ortaya çıktı. 

Benim oradaki vatandaşımı, soydaşımı, aynı zamanda senin de vatandaşını ata ite nasıl ezdirirsin, yedirirsin. Bunun insanlıkla ne alakası var. Bunlar insanlıktan nasibini almamış. Bunlarda insanlık, vicdan, merhamet yok. Bunların elinde silah yok, sadece Türk Bayrağı var. Bu Avrupa, 2. Dünya Savaşı öncesinin ırkçı, faşist, zalim Avrupa'sıdır. Bu Avrupa Ortaçağ'ın Türk ve İslam düşmanı Avrupa'sıdır" diye konuştu.

"BUNDAN SONRA ÜLKEMİZDE ÇEŞİTLİ SIFATLAR ALTINDA AJANLIK YAPAN HİÇBİR AVRUPALIYA İZİN VERİLMEYECEKTİR"

Mehmet Akif Ersoy'un Çanakkale şehitlerine adadığı şiirin "Ah o yirminci asır yok mu, o mahluk-i asil. Ne kadar gözdesi mevcut ise hakkiyle sefil. Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına; döktü karnındaki esrarı hayasızcasına. Maske yırtılmasa hala bize affetti o yüz. Medeniyet denilen kahpe, hakikat yüzsüz." şeklindeki mısralarını okuyan Erdoğan, Avrupalıların önce Suriye meselesinde, ardından 16 Nisan konusunda ortaya koydukları tavırla kendi maskelerini kendi elleri ile yırttıklarını söyledi.

Erdoğan "Terör örgütlerinin hepsine kucak açan Avrupa ülkelerinin Diyanet İşleri Başkanlığımızın imamlarına, Milli Eğitim Bakanlığımızın öğretmenlerine tahammül edememeleri hep aynı karın ağrısının sebebidir. Diyanet İşleri Başkanlığımızın imamlarına, öğretmenlerine ajan muamelesi yapıyor. 1 ay İstanbul'da Alman Konsolosluğundaki ajan terörist saklanıyor 1 ay.

Şansölye Merkel ziyaretime geldiğinde onu bırakmamızı istiyor. Dedim ki 'bizde yargı bağımsızdır, bırakamayız, karar verecek olan yargıdır. Ben size 4 bin 500 terörist dosyası verdim, neticesi nerede. Bu terörist PKK'lıların, FETÖ'cülerin cevabı nerede. Kaç yıldır verin dedim, 'yargı' dedi, 'bizde de yargı, kusura bakmayın' dedim.

Arapların bir sözü var 'men dakka dukka' Siz vurdunuz mu, kusura bakmayın size de vurulur. Siz bize nasıl davranırsanız bizden de aynı muameleyi görürsünüz. Bundan sonra ülkemizde çeşitli sıfatlar altında ajanlık yapan hiçbir Avrupalıya izin verilmeyecektir. İster şahıs olsun, isterse kurum olsun. AB üyelik süreciymiş, Geri Kabul Anlaşması'ymış, artık hiç biri ile bizi tehdit edemeyecekler. Bitti o işler. Biz Çanakkale'de olduğu gibi 7 düvelin en modern ordularına boyun eğmemiş, 15 Temmuz'da olduğu gibi içimizdeki ihanet çetelerine meydanı bırakmamış bir milletiz.

Hele 16 Nisan'da, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne bir geçelim, ondan sonra çok daha farklı bir Türkiye doğacak. 2023 hedeflerimize ulaşmamızdan o kadar endişe ediyorlar ki, bunun garantisi olarak gördükleri 16 Nisan halk oylamasında aleni taraf haline geldiler. Alman milletvekilleri, sana ne, avucunun içine 'hayır' yazmış, onunla dolaşıyor, meydanlarda kampanya yapıyorlar. Size ne? Korkunun ecele faydası yok.

Türkiye'yi 2 trilyon dolar milli gelire, kişi başına 25 bin dolarlık zenginliğe ulaştırma konusunda kararlıyız. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden birisi haline, ihracatımızla, savunma sanayimizle, eğitim, sağlık, ulaştırma, enerji alt yapımızla gümbür gümbür geliyoruz. 18 Mart Çanakkale Köprüsü, 10,5 milyar Türk lirası ile bu köprüyü yüzde 50 Türk, yüzde 50'si Kore olmak üzere yapıyoruz. 2023'e girmeden bu köprümüzün açılışını yapacağız" şeklinde konuştu.


21.03.2017 16:44:11